Bu İçeriği Paylaş
Zerdüştlük, eski İran inancıdır. Klasik İran coğrafyası dışında İran- Afganistan arasında ortaya çıkmıştır. Yayıldığı coğrafya; Anadolu, Ortadoğu, Afganistan’dır. Kutsal kitabı, Avesta’dır.
Zerdüşt kimdir?
Helen kaynaklar M.Ö 6. yüzyılda yaşadığını bildirse de tarihçiler onun M.Ö 1000 civarında yaşamış olma olasılığının daha doğru olabileceği kanaatindedir.
Zerdüşt, parlak kişi demektir. (Avesta Farsçası)
Kozmolojisi
Avesta adlı kutsal metinlerinde öğretilerinin birçoğu yer almaz. Özellikle ahlak, hayat ideali, evlilik gibi konular tevsir metinlerinde yer alır.
Zerdüşt inancında iki temel unsurun çatışması yer alır. İyi tanrı ve kötü tanrının mücadelesi esastır. Eninde sonunda kazanacak olan iyi tanrı Ahura Mazda’dır. Bu iki tanrının mücadelesi 12.000 yıl sürecektir. Zerdüşt inancına göre bu sürecin son evresindeyiz. İyi tanrı Ahura Mazda, savaşı kazandıktan sonra insanlara sonsuz bir hayat bahşedecek ve egemen bir tanrı haline gelecektir.
Kısaca bu anlatının detaylarına bakalım:
Ebedi ve ezeli zaman içerisinde iki tanrı vardır ve birbirlerine bulaşmazlar. Ahura Mazda iyi, Angra (öfke) Manyu (erkek) kötü tanrıdır.
Ahura Mazda’nın altında 7 melek yer alır ve onun etrafında tavaf ederler. Angra Manyu’nun da kendine ait kötü varlıkları vardır. Bunlara deva adı verilir. (Dev ifadesi buradan gelir.)
Henüz hiçbir şeyin olmadığı dönemde Hora adında bir dağ vardır. Ahura Mazda bu yüksek tepesinde, Angra Muni ise dağın dibinde oturmaktadır.
Angra Manyu, Ahura Mazda’nın iyiliği ve ışığını görünce ona saldırmak ister. Ahura Mazda bu saldırıya karşılık verir. İki tanrı bir zaman anlaşması yaparlar.
Bu anlaşma toplamda 12.000 yıldan oluşan 4 dönemden oluşur.
Bunun üzerine Ahura Mazda kendi ışığından ruh yaratır. Bu ruha bir beden giydirilir. Bu ruha yapılan beden insana benzemez. Bu ruhtan Yazata ve Spenta yaratılır. İlk 3000 yıllık dönemde bunlar olur. Yazatalar, doğa olaylarından sorumlu tanrılarla insanlar arasında iletişimi sağlayan varlıklardır. Bu ilk dönemin sonunda kimin kazandığı belli olmadığı için Ahura Mazda bu soyut dünyada somut bir alem olan dünyayı, göğü ve suları yaratır. Bu süreçte savaşın alanı değişir ve dünyaya taşınır. Dünya düzdür ve suların üzerinde yüzmektedir.
İkinci 3000 yılda dünyayı Hora Dağı’nın üzerine yerleştirir. Bu dağ aynı zamanda evreni ayakta tutan kazıktır. Bu dağa yakın bir yerde hayat ağacını yaratır. Bu ağaç dallarıyla göğü ayakta tutar. Ahura Mazda, “Gayomert” adıyla insanı yaratır. Bu yaratılan varlık eril- dişil özelliklerin bir arada olduğu iki başlı, dört ayaklı prototip insandır ve henüz canlı değildir. Bu dönemde ateşi ve bir ilahi düzeni yaratır. Bu ilahi düzenin adı Arta’dır. Arta, yol anlamına gelir. Bu yaratılan düzen, her şeyin bir nizam içinde hareket ettiğini ve birbirine bağlı olduğunu, evrendeki düzenin insanın içindeki iz düşümünü anlatır. Bu yaratım süreci 3000 yıl sürer. Bu dönemde hareket ve netleşme yoktur ama fiziksel alem vardır. Angra Manyu bu alemde yaratıklara bir saldırı düzenler ve kazanır. Ahura Mazda kendini korumak için üçüncü dönemi yaratır.
Üçüncü dönemde Ahura Mazda hareketi ve zamanı, Ay, yıldız ve Güneş’i yaratır. Gün ve gece oluşur. Bu süreç Gayomart’ı ikiye böler. Gayomart’ın menisi- tohumları toprağa düşer ve ilk insanlar Havva ile Âdem ortaya çıkar. Bu dönemde her iki tanrı arasında beraberlik sağlanmıştır.
Bundan sonra şu anda içinde bulunduğumuz dördüncü dönem başlar. Bu dönemde Ahura Mazda’nın gücünü pekiştirecek olan Sosyant ortaya çıkacaktır. Sosyant, Hindu inancındaki Avatar’la aynı özellikleri taşır. Dünyanın sonunu getirecek ve insanların kurtuluşunu sağlayacaktır. Gökyüzünden bir at üzerinde gelecek ve kötülüğü yenerek zafere ulaşacaktır. Zerdüşt takvimine göre son Sosyant’tan önce 11 tanesi her yeni yüzyılda gelirler. Ahura Mazda’nın kendi nurundan oluşturduğu son Sosyant geldiğinde dünyanın kurtuluşu mümkün olacak ve zaman sonlanacaktır.
AHİRET İNANCI
Ölenler cennet ve cehenneme gitmeden önce Hora Dağı’nın tepesinde, Cinvat adı verilen bir köprüden geçmek zorundadırlar. Ölen kişi kötü bir Zerdüşt idiyse kıldan ince, kılıçtan keskin bir hale gelir ve cehennemde yanarak günahlarının karşılığını çeker. Eğer iyi bir Zerdüşt’se köprüyü rahatlıkla geçer. Erkekleri Hori adı verilen kızlar, kadınları Gilman adı verilen erkekler karşılar. Cennette küçük yaşta olanlar on beş yaşında, kırk yaşından büyük olanlarsa kırk yaşında olacaklar ve sonsuza kadar nimetlerden faydalanacaklardır.
İLKELER
Evrendeki düzene katılmak gereklidir. İbadetin dışında olan eylemlere odaklanmak önemlidir. Kötülüğe karşı duranlar iyilikle ödüllendirilir. İyi düşün, iyi söyle, iyi eylem yap.
Zerdüşt inancında daima kötülüğe karşı iyilikle karşılık verilmesi gerekir. Bu bir anlamda Ahura Mazda’nın yanında yer almak demektir. Bu dinde cinsel ilişki sevap olarak kabul edilir. Her birleşme 1000 kötü varlığın yok olmasını sağlar. Akraba evlilikleri desteklenir. Akraba evliliklerinin Antik dünyanın bir parçası olduğunu düşünürsek, Zerdüşt inancının doğduğu dönemdeki toplumsal normları içine aldığını söyleyebiliriz.
RİTÜELLER VE İBADETLER
Zerdüşt inancında tapınakta “ateşgede” içinde bulunan ateş sunağı sürekli yanar. Bu ateş, tanrının soluğudur ve her şeyi temizler. Bu nedenle ateşi temiz tutmak gerekir. Ateşgâhlara girmeden önce abdest alınır.
Behram Ateşi, sadece büyük tapınaklarda yer alır. İran’da on yerde bulunur ve 3000 yıldan bu yana yanmaya devam ederler.
Dagyan Ateşi; evde, bahçede bulunan ateştir.
Bu tapınaklarda ritüelleri gerçekleştiren din adamlarının başında serpuş adı verilen başlık, yüzlerinde nefesleriyle ateşi kirletmemeleri için maske ve ellerinde barsan adı verilen, asaya benzeyen bir nesne bulunur.
Günlük İbadetler:
Beş vakit ayakta yapılan ibadette (Sabah, öğlen, ikindi, akşam ve gece) önce el yıkanır, südre giyilir, kuşti denilen bir kuşak bağlanır, penam takılır.
Kusti; yirmi dört boğumlu yetmiş iki ipliğin yan yana getirilmesiyle oluşturulmuş bir bağdır. İbadet sırasında eller belin altındadır; sağ el sol elin üzerindedir ve her dua bitiminde sol ile sağ el üç kez vurulur. Namaz sırasında gündüz Güneş’e, gece Ay’a yönelir. Kadınlar regl dönemlerinde ve lohusalıkta namaz kılmazlar.
Niyaş denilen dua namazın dışında ikinci bir ibadettir. Ateşe ve suya niyaz edilir.
Nebur, perhiz orucunda her ayın (vehmen, nahi goş ve nam) her hafta başında üç gün et yenmez.
Ziyaretgah, Yezd ve Kirman civarında bulunan mekânlara yapılır.
ÖZEL GÜNLER VE BAYRAMLAR
Pervendigan
Bu bayram nisan ayında ata ruhlarını anmak için kutlanır. Tören sırasında yüze maske takılır. Bunun nedeni tanınmaktır, eğer kişi atasına karşı bir hata yaptıysa ya da onu mutsuz edecek bir tavrı olduysa onu cezalandırmaması içindir.
Mihrigan
Ekimin ilk haftası kış ekinoksu, ekilenlerin hasadı yapılır.
Ölü Gömme
Zerdüştler ölülerini “Dahita” denen yüksek yerlere koyarlar. Bu kulelerin sessizlik kuleleridir. Buraya bırakılan bedenden ruh çıkınca geri kalan kısmı Andra Menyu’yla olur ve suyu, toprağı ve ateşi kirletmemesi gerekir. Kuşlar cesetleri parçalar, kalan kemikler temizlenmiştir ve bundan sonra toprağa gömülür.
Hinduizm’deki iyi figürler Zerdüştlükte kötü figürlere, kötüler iyilere dönüşür.
Günümüzde popüler olarak etkisi devam etmese de dinlere etkisi devam etmektedir. Özellikle Manişeizm versiyonu “gnostik” (sezgi veya tefekkür yoluyla edinilebilen bilgi) bir kültür yaratarak batıni inançları etkilemiştir. Özetle; dünyaya ait olan her şeyden (cinsellik, yeme- içme, mal edinme vb.) uzaklaşarak ilahi bir bilgiyi elde etmek için peşinden koşmak temel ögedir.
Gnostik öğretilerde beden kötüdür, bedenden uzaklaşıp, inisinasyonla elde edilecek bilginin peşinden koşmak ve ona dahil olmak değerlidir. Zerdüşlük ve Hinduizm coğrafi olarak bir dönem iç içe geçmiştir.
Manişeizm
Zerdüştlükte bir mezheptir. M.S 250 yıllarında ortaya çıkan Mani isimli bir Zerdüşt rahip tarafından kurulmuştur. İran, Irak, Suriye, Uzak Doğu’ya kadar yayılmıştır. Hatta Hıristiyan dünyasının önemli kişilerinden olan, St. Augistin’in ilk dini Manişeizm’dir. Bu inanış, İsmaili Şiillik, Batınilik, Anadolu Aleviliği, Tasavvuf inancına etkisi olmuştur. M.S 800 yıllarından sonra Uygur ve Çin’de yaygınlaşmıştır.