Boşa harcadığın ne varsa bereketini alır götürür.

Çok severim bereket kelimesini.

Pazarda alışveriş yaparken esnaf kendiliğinden söyler.

Bereket versin der uzatır parayı… alırım.

Bereketini gör derim.

Nedir bereket?

Hayatımın şu ana kadar olan deneyimimde farkettiğim en önemli olgulardan biri çokluktan gelen gücün güvenilecek bir hal olmadığıdır.

Bazen bir bin olur, bazen de bin bir olur.

Sadece paranın gelirin mi bereketi olur?

Bence hayatın bereketi vardır. Aslında bizi besleyen her şey bereketin konusu olabilir.

Bereket çokluk demek değildir. Olanın yeterli gelmesidir. Bir şeyin çok olması, onun yeteceği veya azalmayacağı anlamına gelmez.

Ne zenginler gördük, ne ünlüler…

Ne genç insanlar tanıdık, çokluklarını az ile değiştirdiler. Çoklukla yaratılmıyor zenginlik. Bereketlenirse artıyor.

Zenginlik, hayatın bizi ağırlamasıdır.

Biz bir şeye sahip olamayız. Rahat ettiriliriz, hayatımız kolaylaştırılır, ikramlar alırız sonra hepsini bırakır gideriz.

Zenginlik, elindekiyle mutlu olabilmektir.

Bu elindekini, yani verileni fark etmek, ardından şükretmek demektir.

İşte sahip olunanın gücü, hissettirdikleri, alışverişi şükür ile artmaya başlar.

Bence hayatın bereketi vardır. Aslında bizi besleyen her şey bereketin konusu olabilir.

Bereket çokluk demek değildir. Olanın yeterli gelmesidir. Bir şeyin çok olması, onun yeteceği veya azalmayacağı anlamına gelmez.

Ne zenginler gördük, ne ünlüler…

Ne genç insanlar tanıdık, çokluklarını az ile değiştirdiler. Çoklukla yaratılmıyor zenginlik. Bereketlenirse artıyor.

Zenginlik, hayatın bizi ağırlamasıdır.

Biz bir şeye sahip olamayız. Rahat ettiriliriz, hayatımız kolaylaştırılır, ikramlar alırız sonra hepsini bırakır gideriz.

Zenginlik, elindekiyle mutlu olabilmektir.

Bu elindekini, yani verileni fark etmek, ardından şükretmek demektir.

İşte sahip olunanın gücü, hissettirdikleri, alışverişi şükür ile artmaya başlar.

Bereket hesap yapmayı bırakmak, paylaşmak, emin olmaktır. Daha fazlasını istemek değil, o an sahip olduğuna şükretmektir.

Peki insan şikayet halinden, elindekilerin kıymetini bilmemekten nasıl özgürleşir? Bereketini nasıl arttırır?

Mış gibi yapmayı bırakarak, hesap yapmayı bırakarak, yaptığı işin hakkını vererek, söylenmeyi, dedikoduyu, çekiştirmeyi bırakarak.

Şikayeti bırakıp şükrederek verileni, aldığını farkederek… “daha daha” halinden, “şükürler olsun” haline gelerek.

Bereketimizi arttırmanın yolları var mıdır?

Benim hakkım bu değil deme halinden yaptığımın hakkını vereyim,

ya biterse korkusundan elbette yeter haline,

biterse ne yaparım halinden yenisi verilir, yenisi verilsin diye niyet edelim

haline geçmektir.

Darlığa düştüğüm alanlarda ferahlık verilsin, kazancımın bereketi olsun niyetini yapabilmektir.

Eğer bir halde yokluk hissediyor isek bir şeyin yetmeyeceğini düşünüyor isek

belki de talep etmeye, niyet etmeye, dua etmeye başlamalıyız.

Elindekini kaçırmaktan korkmaktan özgürleşip yeniden verilmesi için niyet etmeliyiz.

Evime, mutfağıma, gelirime

İlyas Peygamberin duası

tıkanmış yavaşlamış durmuş işlerime

Hızır’ın eli değsin.

Bedenime, sağlığıma buluşmalarının gücü aksın.

Hayatıma neşe, keyif, huzur ve bereketin hayırlısı gelsin.

Biz talep ettikçe yaşam bizi destekler ve zenginleştirir.

Bereketimizi arttırmanın bizi huzura getireceğinin farkındalığıyla önce elimizdekinin şükründe olalım.